Mideye, Botulinum toksini (botoks) uygulamak, midenin belirli bölgelerine kas tabakası içine endoskopik olarak Botulinum Toksini enjekte etmeye dayanan nispeten yeni bir kilo verme yöntemidir. Bu yöntemde mide kaslarının kasılması sınırlanarak mide boşalma zamanı geciktirilir ve kişi tokluk ve iştahsızlık yaşar; böylece kilo kaybı sağlanır.
Mide botoksu kimlere uygulanabilir?
Mide botoksu aslında kilo vermek isteyen herkese uygulanabilir. Bu işlem bir obezite ameliyatı değildir. Vücut Kitle İndeksi (VKİ) 27'nin üzerinde olan, klasik yöntemler yani diyet ve spora rağmen kilo veremeyenler için uygulanabilir kilo vermeye yardımcı bir yöntemdir. Özetle; diyet ve egzersizle kilo veremeyen ve Vücut Kitle İndeksi ( VKİ ) 27'nin üzerinde olanlar mide botoksu için uygun adaylardır.
Mide botoksu kimlere uygulanmamalı?
- Midesinde ülser olanlara,
- Clostridium Botilinum toksinine karşı bilinen allerjisi olanlara,
- Bilinen kas hastalığı (myastenia gravis vs ) olanlara,
- Hamile ve emziren kadınlara yapılmamaktadır.
Mide botoksunun yan etkileri var mıdır?
Botox, Clostridium botulinum bakterisinden üretilen bir toksin olup nöromodülatördür. Botox, Botulinum Tip A olarak da bilinir ve kontrollü miktarlarda kullanıldığında güvenli ve etkilidir. Botoks uygulaması, kaslarda bulunan sinir uçlarının blokajı sayesinde etkisini gösterir. Yanlış kullanıldığında toksin oldukça tehlikeli olabilir ve istenmeyen botulizm semptomları gösterebilir. Botulinum Toksini ( Botoks ) tıpta yıllardır kullanılmaktadır ve uzman tarafından doğru dozda uygulandığında bilinen bir zararı yoktur. Mide botoksu uygulaması standart bir endoskopik işlem olduğu için literatürde bildirilen önemli bir mide botoksu hasarı bulunmamaktadır. Botoksun etkisinin 4-6 ay içerisinde vücuttan tamamen silindiği bilinmektedir. Bu nedenle kalıcı hasar olasılığı yoktur.
Mide botoksu kilo vermeyi sağlar mı?
Mide botoksu dahil hiçbir yöntemin kilo verme garantisi yoktur. Diğer tüm tedavi yöntemlerinde olduğu gibi mide botoksunu da mucizevi bir tedavi olarak adlandırmak doğru değildir. Mide botoksunun iştahı azalttığı ve diyete yardımcı olduğu bilinse de yüksek karbonhidratlarla beslenen, yoğun kaçamaklar yapan hastalarda botoks işlemi sonrası başarısızlık olasılığı da vardır.
Mide botoksu işlemi ne kadar sürer ?
Mide botoksu bir ameliyat değildir. İşlem, anestezi uzmanı eşliğinde sedasyon verilerek, endoskopik olarak ağızdan girilerek yapılan bir işlemdir. İşlem ortalama 20 dakika sürmektedir. Hastanede yatış gerekli değildir. Genellikle işlemden sonra 1-2 saatlik gözlem yeterlidir. Mide botoksu işleminden yaklaşık 3. günden itibaren etki görülmeye başlanır.
Mide botoksu sonrası beslenme nasıl olmalıdır?
Öncelikle hiçbir tedaviden mucize beklenmemelidir. Botoks işlemi sonrası özellikle diyetisyen eşliğinde beslenmeye dikkat edilmelidir. Bu diyette protein açısından zengin besinler, lif açısından zengin besinler ve düşük karbonhidratlı besinler tüketilmelidir. Mide botoksunun kilo vermedeki etki mekanizmalarını anlamak, sağlıklı beslenme alışkanlıkları kazanmada oldukça önemlidir.
Mide Botoksunun Etkileri
- Mide kasılmasını azaltarak midedeki besinlerin ince barsağa geçişini yavaşlatır. Böylece doygunluk süresini uzatır
- Midenin fundus denilen kubbe kısmı tarafından açlıkta salgılanan ve “yemek ye” mesajı veren “ghrelin” salımı ve etkisi azalır ve bu da açlık hissini ciddi şekilde bastırır.
- Mide, daha uzun süre yemekle dolu kaldığı için öğün aralığı uzar ve yemek yerken mide bir önceki öğünden kısmen dolu olduğu için erken tokluk hissi oluşur. Bu tokluk hissi, protein ve lif oranı yüksek, yavaş sindirilen katı gıdalarda daha yüksektir. Ayrıca mide botoksu sonrası mide hareketlerinin yavaşlaması katı gıdaları midede daha uzun süre tutacaktır. Sıvı gıdalar ise yerçekimi etkisi ve hareketlerimiz nedeniyle mide hareketleri yavaşlamış olsa bile mideden hızla akarak ince barsağa geçecek ve oradan emilecektir.
Mide botoksu sonrası nasıl bir diyet uygulamamız gerekir?
- Sıvı Diyet Dönemi ( Botoks Sonrası 1 - 3 Gün Arası): Mide botoksu uygulamasında, verilen madde, midenin kas tabakasına uygulanır ve bu enjeksiyon noktalarının iyileşmesine zaman tanımak için ilk gün sadece su, 2 ve 3. günlerde sıvı - yumuşak gıda diyeti uygulamak uygun olacaktır. Özellikle bu sıvı-yumuşak diyet döneminde önerilen besinler düşük kalorili olmalı ve ilk 2-3 gün içinde kilo verme dönemi başlamalı ve düşük kalorili diyet bilinci de gelişmelidir. Böylelikle mide botoksunun etkili olduğu 4 - 6 aylık kilo verme sürecinde kişi için iyi bir motivasyon kaynağı olacaktır.
- Katı Diyet Dönemi ( 4.günden itibaren ): İlk 3 günlük sıvı diyet sonrası katı diyet dönemine geçilir. Hem vücudumuzun genel tokluk mekanizması, hem de mide botoksunun tokluk üzerine etkisi, katı beslenme ile daha fazladır.
Sağlıklı beslenmenin temel kuralları nelerdir ?
-
Beyaz veye esmer şeker içeren besinler ( her tür tatlı, baklava, çikolata, dondurma veya gazlı meşrubatlar) kesinlikle tüketilmemelidir. Vücudumuzun hiç ihtiyacı olmayan bu basit şekerler, metabolik sendromu, obeziteyi, hipertansiyonu, tip 2 diyabeti ve yüksek kolesterolü tetikler.
-
Meyveler bol vitamin kaynağı olmasına rağmen fruktoz adı verilen meyve şekerini içerirler ve mutlaka kısıtlı olarak gün içinde tüketilmelidir. Geç tüketilen ve yakılamayan früktoz, vücutta yağ şeklinde depolanacaktır.
-
Kombine karbonhidratlara en güzel örnek ekmektir. Tam buğday ekmeği iyi bir B 12 vitamini kaynağıdır. Sınırlı olmak kaydıyla günde 1-2 dilim tam buğday ekmeği tüketilebilir. Pirinç, tüketilmesi tavsiye edilmeyen bir besindir. Kişide hipoglisemi atakları ve şeker hastalığı yoksa ara öğün önerilmemektedir. Günün aynı saatinde 2 veya 3 öğün yeterlidir. Arada bir şeyler istenirse; yoğurt, sebze, salata tarzı yiyecekler tercih edilebilir.
-
Özetlemek gerekirse, mide botoksu sonrası diyet, yüksek protein ve bol lifli gıdalardan oluşmalıdır. Bunlara örnek olarak et, fasulye, mercimek gibi proteinler, süt, yoğurt, ayran, kefir gibi hayvansal gıdalar ve bunlara ek olarak lif kaynağı yüksek her türlü sebzeler olabilir. Meyve tüketimi kesinlikle gerekli ancak akşamları değil. Öğün sayısı 2 ile 3 arasında tutulmalı ve mümkün olduğunca ara öğünlerden kaçınılmalıdır. Ve en önemli şey ise unlu namüller, tatlılar, dondurmalar, çikolata ve kola gibi basit şeker içeren gıdalardan kesinlikle uzak durulması gerektiğidir.